Şehir Uzaktan Mezarlık Gibi

İstanbul beton yığını oluyor mu ? Oluyor.
Devasa gökdelenler her geçen gün artıyor mu? Artıyor.
Koca koca gökdelenlerde her an olabilecek bir afette yaşayan insanların nereye ve nasıl kaçacakları düşünülüyor mu ? Hayır..
O devasa kulelerde oturanlar top yekün elektrik kesilmesinde onlarca kat yüksekten nasıl inip çıkacak düşünülüyor mu ? Hayır.
Bir yangın anında o binalarda oturanların nasıl kurtulabileceğine dair hazırlıklar yapılıyor mu ? Hayır.
Herşeyden vaz geçtim. İstanbul beton yığını oluyor mu ? Oluyor diye tekrar ifade edelim.
Ve bir zamanların yeşilin gölge ettiği Marmara Denizinden İstanbul'a bakalım. Kartal, Maltepe, Bostancı, Çaddebostan, Fenerbahçe sahiline doğru şöyle bir bakın, ne göreceksiniz.

Adalara doğru yapılan yolculuğumuz esnasında hem giderken hem dönerken gördüğümüz manzara içimizi acıttı. 

Yeşilin tüm güzelliği gitmiş, mezar taşları dikilmiş. Af edersiniz, koca koca gökdelenler dizilmiş.

Çirkin mi çirkin sahiller

Çirkin mi çirkin semtler

Çirkin mi çirkin beldeler

İtici, iğrenç ve buz gibi bir görüntü.

Aynen mezarlıkların uzaktan görünmesi gibi.

Adalar vapurundan gayet net görülen manzaranın adı ruhu ölmüş bir İstanbul...

İstanbul yok ediliyor.

İstanbul elden gidiyor.

İstanbul'u dolduran mülteci ve yerleşimci mahlukların İstanbul'u hak etmeyişi gibi, İstanbul'u rant haline getiren ruhsuz ve ölü kalplere sahip, güzellikten anlamayan, beyni örümceklenmiş , gözü paradan başka nesne görmeyen nefissiz müteahhitlerinin varlığı ..

İkisi de aynı..

Bir de bunlara ön ayak olan istikrarsız belediye başkanları, şehir yöneticileri vs..
Masmavi suyun öte ucunda görünen beton yığınları. Uzunlu kısalı. Çirkin mi çirkin bir manzara.. İnsanın istifrağ edesi geliyor. Daha da artırılıyor. Daha da yükseğe , daha da da göğe erişmek için kısalar yıkılıyor ve daha uzunları yapılıyor.

Şehrin terk edilişi, şehirden kaçışın sebebi, şehrin içine edişleri.. 

Bu fotoğrafta görülüyor.

@bizdenoku