Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

BizdenOku - Doğru Bilgi

Aşure Günü Malatyalılar İçin Farkındalık Demektir

Aşure Ayı (Muharrem Ayı) Yiyecekleri Malatya’da aşure, adını taşıyan ayın en önemli yiyeceğidir. Aşure çorbası yapılırken içine konan malzeme çeşidinin en az 7 adet olmasına, pişmiş çorba dağıtılırken ise en az 7 kapıya verilmesine dikkat edilir. Çorba dağıtılırken komşular arasında ayrım yapılmaz. Aşure ayının belli bir günü, mahalle sakinleri tarafından aşure pişirilmek üzere belirlenir. Mahallenin büyüğü olan kadınlar, belli bir yere ocak kurarlar. Ocağın üzerindeki kazana mahalle halkından toplanan aşure malzemesi sıra ile konup malzemenin ağzı kapatılarak pişmeye bırakılır. Bu arada mahallenin kadınları tarafından cevizler kırılıp baharatlar hazırlanır. Aşure dağıtılacak taslar, ocağın yanına getirilir. Taneleri pişen çorbanın şekeri karıştırılır. Tadına bakılır. Ateşi hafifletilerek çorbanın özleşmesi sağlanır. Büyük uzun saplı kepçelerle çorbayı pişiren hanımlar tarafından çorba dağıtımına başlanır. Mahalle halkı, ocak başında bolca hem yer, hem yedirir; sokaktan gelip geçen herkese ayırt edilmeden ikram edilir. Artan çorba belli miktarda komşulara verilir. O günün sonunda hem geniş çaplı bir mahalleli buluşması gerçekleştirilmiş olur, hem neşeli ve keyifli bir gün geçirilmiş olur, hem de çorba malzemesinin bir miktarına katkıda bulunularak muharrem ayının manevi rahatlığına ulaşılmış olur.
Aşure çorbası, fakir, zengin demeden herkesin pişirip komşularına dağıtarak yediği bir çorbadır. Evinde genç oğlu ya da kızı olan her anne, bu çorbayı yapmaya çalışır. İlçelerimizde aşure çorbasına datlı aş da denir.

Gelelim Malatya yöresinden Aşure Çorbası Tarifine

MALZEMELER
  • 1 su bardağı dövme 
  • 1 çay bardağı nohut 
  • 1 çay bardağı kuru fasulye 
  • 1 kahve fincanı pirinç 
  • 1 çay bardağı sarı kuş üzümü 
  • 4-5 adet gün kurusu veya sarı kayısı 
  • 3-4 diş karanfil 
  • 2 su bardağı toz şeker 
  • cevizi
  • meyva (tüm baharatlar havanda ayrı ayrı dövülüp karıştırılarak) 
  • 1 çay kaşığı tuz 
  • 1/5 çay bardağı gül suyu 
  • 1 avuç sarı iri kuru üzüm (Besni üzümü) 
  • kavrulmuş ve kabuğu çıkarılmış kayısı çekirdeği 
  • dövülmüş ceviz 
  • bir adet nar (tanelenmiş) 
  • aşure baharatı (kök tarçın, karanfil, zencefil, zerdeçal)
HAZIRLANIŞI
Nohut, kuru fasulye ve dövmeyi akşamdan ayrı ayrı ıslatın. Ertesi sabah süzgece alıp yıkayarak hepsini bir arada büyük bir tencereye koyun. Karışımın üzerini bolca geçecek kadar, su ilave ederek ateşe alın. Kaynayınca çıkardığı köpükleri kaşıkla alıp, bir fiske tuz atıp pirinci koyarak önce harlı, daha sonra kısık ateşte, kapanmış yarım kapakla yaklaşık 2-2,5 saat kadar pişirin. Suyu azaldıkça kaynar su ilave edin. Pişme esnasında dibi tutmasın diye kaşık, tencerenin dibine değdirilmez. Karıştırma, ancak tanelerin iyice pişmesinden sonra yapılır. Bu arada üzümleri yıkayın, kayısıları yıkayıp, kurulayıp küçük küp şeklinde doğrayın. Pişen dövmeye, üzümleri, birkaç diş karanfili ve kesilmiş kayısıları koyup meyveler yumuşayıncaya kadar pişirmeye devam edin. Bu arada şekeri koyup tadı isteğe göre ayarlayın ve kıvamını kontrol edin. Ardından, içine gül suyu ilave edin. Yeniden tadına bakarak ateşten alın. Kâselere döküp, üzerini aşure baharatı, dövülmüş ceviz içi, kayısı çekirdekleri ve nar taneleri ile süsleyerek sıcak veya soğuk olarak servis yapın.