
Memurun, bilirkişi olabilmesi için atamaya yetkili amirin onayına gerek bulunmamaktadır. Ancak bu görüşe rağmen, kurumda sorun çıkmaması açısından, ilgili amirlerden izin alınması yerinde olacaktır.
Yine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun; 266 ncı maddesinde, "(1) Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz. Hukuk öğrenimi görmüş kişiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilemez." hükmü, 270 inci maddesinde, " Aşağıda sayılmış olan kişi ya da kuruluşlar, bilirkişilik görevini kabulle yükümlüdürler:
a) Resmî bilirkişiler ile 268 inci maddede belirtilmiş bulunan listelerde yer almış olanlar.
b) Bilgisine başvurulacak konuyu bilmeksizin, meslek veya zanaatlarını icra etmesine olanak bulunmayanlar.
c) Bilgisine başvurulacak konu hakkında, meslek veya sanat icrasına resmen yetkili kılınmış olanlar. Bu kişiler, ancak tanıklıktan çekinme sebeplerine veya mahkemece kabul edilebilir diğer bir sebebe dayanarak, bilirkişilikten çekinebilirler." hükmü, 276 ncı maddesinde, " Bilirkişi, mahkemece kendisine tevdi olunan görevi bizzat yerine getirmekle yükümlü olup, görevinin icrasını kısmen yahut tamamen başka bir kimseye bırakamaz." hükmü yer almaktadır.
Ayrıca;, Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 19.11.2024 tarihli ve E-51376050- 650[650.02.2.2024]-552/27636 sayılı görüş yazısında, "657 sayılı Kanunun anılan hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi neticesinde, atamaya yetkili amir tarafından uygun görülmek kaydıyla yapılabilecek ikinci görevlere 88 inci maddede yer verildiği, ancak 87 nci maddede bilirkişilik görevinin atamaya yetkili amirlerin iznine tabi tutulmadığı görülmektedir. Açıklanan hükümlere göre; görevlerini iyi ve doğru yürütme hususunda amirlerine karşı sorumluluğu bulunan Devlet memurlarının bilirkişilik yapmalarında da herhangi bir kısıtlama bulunmamakta, buna göre bilirkişilik başvuru ilanları kapsamında yapılan başvurular üzerine bilirkişilik bölge kurulu listelerine kayıt edilmektedirler. Bu kapsamda, listeye kayıtlı bilirkişiler ve meslek ve sanat icrasına resmen yetkili kılınmış olanların geçerli bir mazereti olmadığı takdirde - Devlet memurları da dâhil olmak üzere- kendilerine verilen bilirkişilik görevini kabul etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bilirkişinin, iş ilişkisinin bulunduğu kişi, kurum veya kuruluşların, tarafı olduğu ya da ilgili bulunduğu davalarda ise görevlendirmeyi kabul etmemesi, görevlendirme yapıldığında bu mazeretini görevlendirmeyi yapan mercie bildirmesi gerekmektedir." açıklamasına yer verilmektedir.
Bu itibarla; Devlet memurlarının atamaya yetkili amirin izni olmaksızın mahkemelerde bilirkişi olarak görev yapmaları ve takdir olunan bilirkişi ücretlerini almaları mümkün bulunmaktadır.
Sosyal Bağlantılar