Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

BizdenOku - Doğru Bilgi

Bina ve Site Yöneticileri Her An Hapse Girebilir

Kişisel Verileri Koruma Kanunu sonrası bir çok kimse soluğu savcılıklarda almaya başladı. Bir zamanlar icra takibine düşen borçluların yakınlarını arayan hukuk büroları suç duyurusu yapılanların başında gelirken ikinci sırada site ve apartman yöneticilerine geldi.

Normal şartlarda site ya da apartmanlarda oturanlar ortak giderleri kapsayan aidatlarla ilgili olarak duyuruların ve borçlarını ödeyen ile ödemeyenlerin duyuru panosunda ilan edilmesini istemekteydiler. Hatta,  Kat malikleri toplantı zamanları dışında, aidat ödemeleri, aidatını ödememiş olan kat maliklerine duyurular ve anagayrimenkul ile ilgili diğer hususlar hakkında da duyurular apartman duyuru panosuna asılıyordu.. Duyuruların yapılmaması durumunda ise bir çok bina sakini, yöneticiler hakkında suç duyurusu yapmakta idi.

Ancak, Kişisel Verileri Koruma Kanunu sonrası kat maliklerinin isimleri ile birlikte yönetime aykırı davranışları ve borçlarının duyuru panolarında, mesajlaşma programları (whatsapp, facebook, instagram vs ) ile yapılan gruplarda ilan edilmesi durumunda suçlu duruma düşebilecekleri mümkün hale geldi. Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 136/1 maddesindeki “Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçuna muhatap olaerak kendileri hakkında suç duyurusnda bulunabilecepği ihtimali ile artık yöneticilerin bu tür duyuruları yapmaktan uzak durmaları gerekecektir.
“Kişisel verileri ifşa ettiği” iddiasıyla yöneticilerin, Türk Ceza Kanunu’nun 136/1 maddesindeki “Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçundan iki yıldan dört yıla kadar hapisle yargılanması artık kaçınılmaz olacağını bilmeleri gerekecektir.

HUKUKÇULAR NE DİYOR
Konuyla ilgili olan  Kat Mülkiyeti Kanunu Madde 34 "Apartman Panosu"na ilişkin maddede  yönetici atanması başlığı altında "Yöneticinin ad ve soyadı ile iş ve ev adresinin anagayrimenkulün kapısı yanına veya girişte görülecek bir yere çerçeve içinde asılması mecburidir. Bu yapılmazsa, yöneticiden veya yönetim kurulu üyelerinin her birine, ilgilinin başvurması üzerine aynı mahkemece, elli Türk Lirasından ikiyüzelli Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir." demektedir. Buradan anlaşıldığı gibi, bunun dışında ilan panosu ile ilgili bir başka madde yoktur. Öncelikle ilan panosu diye bir zorunluluğun KMK çerçevesinde bulunmadığı, yalnızca seçilen/atanan yöneticinin isminin vb. bilgilerinin apartman içinde görünen bir yere asılmasının zorunlu olduğu 34 üncü maddeden anlaşılmaktadır.
Apartman yöneticisine verilen görevlerde ise, "Kat mülkiyetine ilişkin borç ve yükümlerini yerine getirmiyen kat maliklerine karşı dava ve icra takibi yapılması ve kanuni ipotek hakkının kat mülkiyeti kütüğüne tescil ettirilmesi;" görevinin verildiği görülmektedir. Apartman sakinin ise aidat borcunu ödememesi halinde gecikme bedeli adı altında tazminat ödemek zorunda olduğu görülmektedir. Aidat tahsilatını normal yollarla sağlayamayan apartman yöneticisinin, zorunlu olmamasına rağmen duyuru yapabilmek amacıyla taktırmış olduğunu varsaydığımız ilan panosuna, kanunda kendisine verilen "icra takibi ve dava açabilme hakkını" işletmeyerek, apartman sakinini diğer apartman sakinleri önünde sadece ve sadece "rencide etmek" ve "tahsilatı sağlamak" amacıyla, borçlunun ismini ve borcun yazması kişilik haklarına saldırı olarak tanımlanır. Yöneticinin asli görevi aidatı toplamaktır. Kanun yöneticiye toplayamadığı aidatlar için dava ve icra yolunu açmıştır. Ancak olayımızda yönetici dava ve icra yolunu seçmeyerek, ilan panosuna asacağı isim ile rencide olacak borçlunun borcunu ödemesini beklemektedir. Yönetici hangi apartman sakininin ne kadar borcu olduğunu duyurma gayesinde olsa dahi, kişilerin her ne sebeple olursa olsun ödememiş olduğu aidatların, apartmana giren çıkan kişilerce öğrenilmesi, bu keyfiyetin aleniyet yaratacak şekilde duyurulması haksız bir fiildir. Yönetici her halükarda apartman sakinine yazılı bildirim yaparak borcunun varlığından haberdar edebilecekken, ilan ile duyurma yolunu seçmesi, yöneticinin asıl gayesinin borçluyu rencide etmek amacı taşıdığı sonucunu doğurmaktadır. Bunun aksine hiç bir savunmanın muteber olamayacağı mantık silsilesinin bir ürünüdür. Kanunda ve yönetmelikte bu konuda düzenleme yoktur. Aksi yöndeki her türlü uygulama kanun ve yönetmeliğe aykırı olacaktır. Hiç bir kimse, ne suretle olursa olsun, bir diğer kimsenin borcunu açıkça ilan edemez. Bunun aksine tek hüküm, kendisine ulaşılamayan borçluya ilanen tebligat yapılması ve borçlunun (adı dahi belirtilmeden) taşınır ve taşınmazlarının satışının ilanıdır.

YÖNETİCİLER NE YAPABİLİR
Site ya da apartmanlarda yönetici olanların işi giderek zorlaşırken, yönetim kararlarının, apartman kurallarına uymayanların, apartman giderlerine katılmayanların, huzursuzluk çıkartanlara, aidat ödemeyenlere karşı duyuru yaparken dikkat etmeleri gerekecektir. Kişisel verilere muhalif bir olaya sebep vermemek için yönetim kurulu kararı ile en baştan yapılacak duyurularda isim soyisimlerinin ve duyuru yapılmasına neden olacak kararın bina girişlerinde ilan edilmesi için en baştan tüm sakinlerden "olur" alarak yapılanların bilgileri dahilinde olacağına dair karar alması halinde bu şekilde suçlanamayacağı hukukçular tarafından belirtilmektedir. Bunu yaparken de yöneticilerin yine de bu tür duyurulardan kaçması önerilirken ceza almamak için daha dikkatli davranmaları tavsiye edilmektedir.

Top Post Ad



Below Post Ad