Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

BizdenOku - Doğru Bilgi

Miyom Nedir, Belirtileri, Tedavisi

Miyom Nedir, Belirtileri, Tedavisi

Kadınların yaşamında adet düzensizliğinden kısırlığa kadar pek çok olumsuz etkiye neden olabilen miyomlar, ilaçla tedavi denemeleri ve ardından rahimlerin alınma ameliyatları.. Rahimin alınmasından sonra ömrün sonuna kadar bitmeyen hormonsal hastalıkları...
Kısacası, kanser denilmese de kadınların kabusu...
Türkçesi miyom, fransızca myome ve Türk Dil Kurumu sözlüğünde 'kas dokusu uru'...
Rahim kaslarının yoğun kasılması ve rahim içinde kadınlık hormonu yoğunluğu nedeniyle oluşan iyi ve kötü huylu tümörlere Myom denir.
Her 4 kadından birinde görülen miyom hücreleri; rahim çevresinde veya içinde gelişen, çoğunluğu kanserojenik özellik taşımayan karın içi tümörlerdir. Miyomların, rahim kanseri ve gelişimine, büyümesine herhangi bir etkisi bulunmadığı söylenir. Daha çok kas dokusunda oluşan miyomlar, nadiren rahim ağznda gelişir. Geliştiğinde de, genellikle rahmin daha büyük ve üst kısmında yer alır. Bu kısımda yer alan miyomlara, tümör lifi veya leiomiyomları da denir.
Her kadında gizli ya da aşikar olarak mevcut bulunan miyomlar hakkında tıbbi bilgilere fazlaca girmeden merak edilen sorulara cevap vermeye çalışalım.

Miyomlar kimlerde görülür?
Miyomlar genellikle üreme çağındaki kadınlarda görülmektedir. Adet öncesi genç kızlarda görülmemekle birlikte, bu da kesin değildir. 40 yaş üzerinde her iki kadından birinde miyom görülebilmektedir.

Miyomlar Neden Oluşur?
Miyomların gelişiminde hormonal faktörlerin rolü büyüktür. Östrojen ve progesteron hormonları rahimdeki miyomlar büyümesini destekleyebilir. Özellikle miyomların çoğu üreme çağındaki kadınlarda yani doğurganlık döneminde ortaya çıkar.

Miyoma Neden Olan Faktörler
  • Irk: Siyahi kadınlarda beyaz ırka göre 2-3 kat daha fazla miyom görülür.
  • Östrojen, miyom hücrelerini büyümesinde aktif rol alan bir etkendir. Hamileliğin ilk üç ayında, üçte biri oranda miyom hücrelerinde büyüme gözlemlenmiştir, ancak menopoz sonrası küçülmeye doğru ilerlemektedir. Bunun dışında, menopoz sonrası hormon tedavisi almak, miyomla ilgili belirtileri ve şikayetleri çoğaltabilir.
  • Doğum öyküsü: Bir veya birden fazla doğum yapmış olmak miyom gelişme riskini azaltır. 
  • Doğum yaşı da önemlidir. İlk doğumunu daha geç yaşlarda yapan kadınlarda miyom görülme riski erken yaşlarda doğum yapan kadınlara göre daha azdır.
  • İlk adetin erken başlaması: Adetin erken yaşta başlaması miyom görülme riskini arttırır.
  • Yaş: Genç yaştaki bireylerde görülme ihtimali, yaşlılardan çok daha fazladır. Özellikle 30 yaşına kadar hamilelikte daha sık miyom görüldüğüne rastlanmıştır.
  • Erken regl olma: İlk reglini erken dönemde olmak, miyom üretiminde etkilidir.
  • Kafein ve alkol tüketimi
  • Genel sağlık durumu: Obezite ve yüksek tansiyon, miyom gelişmesinde ve büyümesinde etkiye sahip olabilir.
  • Beslenme alışkanlıkları: Aşırı kırmızı et tüketimi, miyomların gelişmesi ihtimalini arttırır.
Miyom Belirtileri ve Rahatsızlıkları
  • Vajinal kanama
  • Bel ağrısı
  • Sık idrara çıkma
  • Uzun süreli adet kanamaları
  • Anemi (kansızlık)
  • Kabızlık
  • Yorgunluk ve zayıflık
  • Ağrılı cinsel ilişki
  • Vajinadan ağrı, kanama veya akıntı
  • Karın alt bölgesinde ve kasıklarda ağrı
  • İdrar yolu enfeksiyonlarının gelişme olasılığı
  • İleri evrelerde kısırlık,
  • Hamilelik komplikasyonları
  • Anormal kanamalar
  • Cinsel ilişki sonrasında kanama,
  • Sırt ağrısı
  • Bacak ağrısı
  • Karın ağrısı
Miyom Türleri
  • Subserozal miyomlar: En yaygın miyom türünden olan subserozal miyomlar, rahim dışına pelvise doğru itilebilirler. Belirli zamanlarda büyüyebilir ve rahme tutunan bir sapa(saplı tümör) sahip olabilir.
  • İntramural miyomlar: Bu miyomlar rahmin kas duvarında gelişir.
  • Submukozal miyomlar: Bu miyomlar nadirdir. Rahim içindeki açık alana doğru büyüyebilirler ve ayrıca bir sap içerebilirler.
Miyom Hastalığına Tanı Nasıl Konur?
  • Fiziki muayene: Doktorunuz karın veya pelvik sırasında sert ve ağrısız bir yumruya rastlayabilir. Miyomlar herhangi bir şikâyete neden olmuyorsa ve belli bir büyüklüğün altında ise, hiçbir tedavi girişiminde bulunulmadan izlenebilir. Burada önemli olan, ortalama 6 ayda bir yapılacak kontrollerle, tespit edilen miyomun hızlı bir büyüme gösterip göstermediğinin takip edilmesidir.
  • Ultrason: Ultrason, en yaygın biçimde kullanılan miyom tarama yöntemidir. Fibroid(miyom) teşhisi için ses dalgaları kullanılır ve duyabileceğimizden çok daha yüksek boyutta frekansları içermektedir. Miyom türünüze göre de tanı yönteminiz değişecektir.
  • MRI: MRI testi, görüntü üretmek için mıknatıs ve radyo dalgalarını kullanır ve doktorunuzun miyom boyutu, sayısı ve konumu hakkında bilgi edinmesini sağlar. Yanlış teşhis koyulmuş hastalığın da görüntülenmesine yardımcı olur.
  • Laboratuvar testleri: Anormal kanamaların görüldüğü vakalarda, kronik kan kaybı nedeniyle aneminiz olup olmadığını belirlemek için bu yöntem kullanılır. Tam kan sayımı(CBC), kan testleri gibi testler; tiroid problemlerinin de anlaşıldığı yöntem olarak kullanılabilir.
  • Histerosonografi: Uterus boşluğunu genişletmek için steril salin kullanılır, hamilelik girişiminde bulunan veya ağır regl kanamaları olan kadınlarda; miyom, rahim ağzı astarının görüntülenmesi gibi süreçleri içerir.
  • Histerosalpingografi: Histerosalpingografik röntgen görüntülerinde, rahim boşluğunu ve fallop tüplerini vurgulamak için bir boya kullanır. İnfertilite(kısırlık) endişeniz varsa doktorunuz bunu önerebilir. Bu test, doktorunuzun fallop tüplerinizin açık mı yoksa tıkalı mı olduğunu belirlemesine yardımcı olabilir ve bazı miyom hücrelerini gösterebilir.
  • Histereskopi: Bu yöntemde, doktorunuz histereskop denilen küçük, ışıklı bir teleskopu rahim ağzınızdan rahminize yerleştirir. Doktorunuz daha sonra rahminize salin(su çözeltisi) enjekte ederek rahim boşluğunu genişletir ve doktorunuzun rahminizin duvarlarını ve fallop tüplerinizin açıklıklarını incelemesine izin verir.
Miyom kaç santim olunca alınır?
Miyomların alınması kararı verilirken, miyomun rahim içindeki yeri, boyutu ve sayısı beraber değerlendirilir. Rahim iç zarında çok küçük bile olsa myom alınması gerekir. Rahim dışına büyüyen myomlar 5-6 cm kadar cerrahi olmadan takip de edilebilir. Ek olarak hastanın yaşı, genel durumu gibi diğer etkenler de değerlendirilir.

Miyom ultrasonda görülür mü?
Miyomlar ultrason ile tanı alır. bazen tanıda mr, histeroskopi ya da rahim filmi gibi görüntüleme ve teşhis teknikleri de kullanılabilir. Teşhis konulması için çoğu zaman ilk olarak ultrasonografi kullanılır.

Miyom tehlikeli mi?
Miyomlar rahim kas dokusunda ortaya çıkan iyi huylu tümörlerdir. Genellikle zararlı değillerdir ancak bazı durumlarda nadiren de olsa kansere neden olabilecekleri için tehlikeli olabilirler.

Miyom ameliyatında rahim alınır mı?
Her miyom ameliyatında rahim alınmaz. Ancak cerrahi işlem sırasında kanamanın fazla olması durumu, yaş faktörü, miyomun sayısı rahmin alınmasını gerekli kılabilir.

Miyom varken menopoza girilir mi?
Miyom, menopoza girmeye engel değildir. Myomların varlığı menapoz ile ilişkili değildir.

Miyom varken cinsel ilişkiye girilir mi?
Miyomlar genellikle cinsel yaşamı etkilemez. Ancak fazla büyümüş ve idrar torbasına baskı yapan miyomlar cinsel ilişki sırasında ağrıya neden olabilir. Bunun dışında miyom varken cinsel ilişkiye girilebilir.

Bekarlarda miyom olur mu?
Miyomlar, nadiren de olsa ergenlik döneminden menopoz dönemine kadar kişinin bekar olup olmaması fark etmeksizin herkeste görülebilir. Myomlara sıklıkla 35-45 yaşları arasında rastlanır. miyom cinsel birleşme ile ilgili değil hormonal faktörler ile ortaya çıkar.

Miyomlar kısırlığa yol açar mı?
Rahim içinde bulunan miyomlar infertiliteye (kısırlığa) neden olabilir. Çocuk sahibi olamayan vakaların yüzde 2-3'ünde infertilite nedeni miyomlardır. Miyomlar endometriumda değişikliklere neden olarak döllenen yumurtanın rahme tutunmasını engelleyebilir. Bunun ötesinde fallop tüplerine (yumurtalık kanallarına) baskı yaparak spermin yumurtaya erişmesini ve döllenmeyi engeller. Miyomlar çıkartıldıktan sonra elde edilen gebelik oranları; hasta yaşı ve gebeliğe engel olan diğer nedenlerin bulunmasına bağlı olmakla beraber genellikle yüksektir.

Miyomlar düşüğe neden olur mu?
Miyomu olan kadınlarda düşük görülme ihtimali yüzde 40 gibi yüksek oranlara ulaşabilir. Endometrial doku ve rahmin kanlanmasındaki bozukluklar erken dönemde düşüklere neden olabilir. Gebelik döneminde artan östrojenin etkisi ile miyomlar büyür, rahimdeki yerleşim ve büyüklüklerine göre bebeğin ve plasentanın (bebeğin eşi) gelişmesini engelleyerek düşüklere yol açar. Miyomların cerrahi ile çıkartılmasından sonra miyoma bağlı düşük yapan hastaların yüzde 80'i sağlıklı çocuk sahibi olabilir.

Miyom ve Kist arasındaki fark nedir ?
Miyom; düz kas hücrelerinin bir araya geldiği, çoğunlukla rahmin içinde veya çevresinde bulunan katı tümörlerdir. Kist ise yumurtalık içindeki içi su dolu keselerdir. Her ikisi de iyi huyludur.

Miyom Hastalığı Tedavi Yöntemleri
Miyomların küçültülmesi için mevcut olan bir ilaç yoktur...Kortizon tedavisi uygulanır. her ne kadar bazı ilaçlar bu amaçla kullanılıyorsa da geçici ve sınırlı miktarda küçülme meydana getirirler ve ilaç bırakıldıktan sonraki 6 ay içinde myom eski boyutlara ulaşabilir..Çocuk istemeyen bayanlarda rahimi kökünden kazımakla olaydan kurtulunabiliyor halen...Ancak çocuk isteyen kadınlarda bir takım tedaviler uygulanabiliyor.. Miyom'un bulunduğu bölgeye göre laparoskopi uygulanarak bu iyi huylu tümörden kurtulma şansıda tanınıyor...

İleri yaştaki kadınlarda rahim alınabilir
Doğurganlık çağını bitirmiş kadınlarda kesin çözüm rahmin alınmasıdır.
Öte yandan “Miyomektomi” işlemi ile rahmin yerinde bırakılarak sadece miyomların alınması da tedavi için uygun bir seçim olabilir. Miyomektomi sonrasında, yeniden miyom oluşma riskinin olduğu da unutulmamalıdır.
********
ÖNEMLİ : RAHİMİ ALINAN KADINLARDA İLERİKİ ZAMANLAR VE ÖMRÜ SONUNA KADAR HORMON DEĞİŞİKLİĞİNDEN KAYNAKLANAN HASTALIKLAR OLUŞTUĞU VE ÇARESİ OLMADIĞI UNUTULMAMALIDIR
Burada önemle hatırlatalım ki, işi ticarete dökmüş, bilhassa özel hastane doktorları prim ve takdir alsınlar, hastaneye gelir gelsin diye rahim alınma konusunda pek de iyiniyetli davranmamaktadır. (Bu döner sermayeden yararlanan devlet hastanelerinde de geçerlidir. ) İnsanlar ürktüğü, korktuğu ve yeterli bilgi sahibi olmadığı gibi, bir kaç doktora da gitme imkanı bulamadığından bu tür aç gözlü doktorlara inanmaktadır. Ve ameliyat masasına yatıyor. Üreme çağındaki kadınların %25-40'ında görülmesine rağmen çoğunlukla, kişiyi rahatsız edecek bir semptom veya sağlığını tehdit edecek bir durum oluşturmamasına rağmen cerrahi tedavi uygulanma yapabilmektedir. Oysa, bu kadın doğurgandır. Oysa bu kadın bir şekilde tedavi edilebilir. Bir de erken menapoza gireceğinden bir çok hastalığı genç yaşında yaşayabilir. Hatta psikolojisi bozulabilir. Bunun yanında çocuk olmuyor diye, boşanma ile sonuçlanan evliliği yaşayabilir.
Ameliyat değil de hormon tedavisi de zararlıdır. Belli bir yaşın üstündeyseniz daha da kötü sonuçları yaşamak mümkün. Hormon tedavisi ile en başta göğüslerde olmak üzere (meme kanseri), vücudunuzdaki diğer kistleri büyütme ihtimalleri mümkündür.
************
  • Tedavi için açık ameliyat tercih edildiği takdirde ilk 15 gün için hastanın eğilip kalkma, merdiven çıkma gibi hareketleri sınırlandırılır. Kişi çalışıyorsa, işine dönmesi 3-4 haftayı bulabilir, tamamen iyileşmesi içinse 4-6 haftaya ihtiyaç duyulmaktadır. Öte yandan, ameliyat için “laporoskopik”, yani kapalı yöntem veya “robotik cerrahi” uygulandığında, karın bölgesinde 1 cm’lik birkaç kesi, ameliyat için yeterli olacağından; hem günlük hareketler, hem de işe dönüş çok daha kısa sürede gerçekleşecektir. “Histeroskopi” yöntemiyle yapılan tedavilerde ise, hasta işlemin ertesi günü işine dönebilmektedir.
  • Reçetesiz (OTC) ağrı kesici ilaçlar: OTC ilaçları, miyomların neden olduğu ağrı ve belirtileri önlemek amacıyla kullanılabilir.
  • Demir takviyeleri: Aşırı kanama dolayısıyla gelişmiş aneminiz varsa, doktorunuz tarafından demir takviyesi almanız önerilebilir.
  • Doğum kontrolü: Doğum kontrolü, miyom belirtilerine -özellikle ağır regl kanamaları ve kramplar için- yardımcı olmak için de kullanılabilir.
  • Gonadotropin salgılatıcı hormon (GnRH) agonistleri: Bu ilaçlar burun spreyi veya enjeksiyon yoluyla alınabilir ve miyomlarınızı küçülterek çalışırlar. Bazen ameliyattan önce bir miyomu küçültmek için kullanılırlar, bu da miyomu çıkarmayı kolaylaştırır. Ancak bu ilaçlar geçicidir ve onları almayı bırakırsanız miyomlar tekrar büyüyebilir.
  • Oral tedaviler: Rahim ağzı kanaması ve miyom belirtileri olan kadınlar için çeşitli ilaç tedavilerinin oral yolla alınmasıdır. 24 aya kadar kullanılabilirler. Bu terapinin artıları ve eksileri için doktorunuzla konuşun.
  • Miyomektomi: Rahminizden zarar vermeden miyomların çıkarılmasını sağlayan işlemdir. Miyomektominin birçok çeşidi vardır, nasıl yapılacağına karar vermek, nerede ve ne büyüklükte miyomlara sahip olduğunuza göre değişkenlik gösterecektir.
  • Histereskopi: Bu işlem, rahim içine dürbün (ince, esnek tüp benzeri bir alet) sokularak yapılır. Bu kısımda herhangi bir kesi alınmamaktadır, ancak daha sonra doktorunuz tarafından miyomlar kesilerek, çıkarılacaktır.
  • Laparoskopi: Gerekli aletler yardımıyla fibroidlerin (miyom), rahimden çıkarılması işlemidir. Histeroskopiden farklı olarak bu işlemde, karnınıza birkaç küçük kesi yerleştirilir. Bu işlem robot yardımıyla da gerçekleşebilir.
  • Laparatomi: Bu işlem esnasında da karnınıza kesi atılır ve bu daha büyük olan kesiden miyomlar çıkarılır. Gelecekte gebelik planlamıyorsanız, doktorunuzun önerebileceği ek cerrahi işlemler de olabilir. Bu ek cerrahi işlemlerin gebeliği önleme ihtimali de bulunmaktadır. Bu işlemler şu şekilde sıralanabilir:
  • Histerektomi: Bu ameliyat ile rahminiz alınır ve miyomlara kesin çözüm olarak sunulabilecek tek tedavi yöntemidir. Miyomlar, rahmin alınmasıyla bir daha geri gelemez ve sadece rahmin alındığı yumurtalıkların bırakıldığı durumlarda menopoza giremezsiniz. Bu işlem, miyomlarınızdan çok ağır kanamanız varsa veya büyüyen miyomlarınız varsa önerilir.
  • Rahim fibroid embolizasyonu: Bu prosedür, jinekoloğunuzla birlikte çalışan bir girişimsel radyolog tarafından gerçekleştirilir. Rahim arterine veya radyal artere küçük bir kateter yerleştirilir ve uterus(rahim) arterinden miyomlara kan akışını engellemek için küçük parçacıklar kullanılır. Kan akışı kaybı, miyomları küçültür ve belirtilerinizi iyileştirir.
  • Radyofrekans ablasyon (RFA): Hastalık nedeni bilinmeyen rahim miyomlu kadınlar için güvenli ve etkili bir tedavi yöntemidir. Bunun dışında MRI ve Ultrason da miyomlara zarar veren etkileyici ve yenilikçi işlemlerdendir.
  • Morselasyon: Miyomları daha küçük parçalara ayırarak, çıkarılması işlemidir. Bu işlem, daha önce bilinmeyen bir kanser hücresinin ufak parçalara ayrılmasıyla, olan kanser hücresinin yayılması sonucu doğurabilir. Riskli olması bakımından çok sık tercih edilmeyen bir yöntemdir. Fakat bu genç, henüz menopoza girmemiş kadınlarda düşük bir ihtimal olduğundan doktorun tavsiyesiyle uygulanabilir. Yaşlı kadınlarda kanser riski daha fazla olduğundan tercih edilmemelidir.
Hamile Kalmak İstiyorsanız Hangi Yöntemler Kullanılmalıdır?
Hamile kalmak isteyen bireylerde histerektomi ve endometriyal ablasyon işlemleri tercih edilmemelidir. Gelecekteki doğurganlığınız için endişe ediyorsanız, rahmin arter embolizasyonu ve radyofrekans ablasyonu da iyi seçenekler olmayabilir.
Miyom tedavisi gerekliyse ve doğurganlığınızı etkilememesini istiyorsanız, genellikle tercih edilen tedavi yöntemi myomektomidir. Uygulanmasını istediğiniz yöntemi doktorunuzla direkt olarak tartışınız ve sizin için olumlu olacak işleme karar veriniz.
Rahim miyomu olan birçok kadın, hiçbir belirti yaşamayabiliyor ya da yaşayabilecekleri belirtiler çok hafif rahatsızlıklar olabiliyor. Sizin için de durum bu şekilde gelişiyorsa, kontrollerinizi aksatmamak önemli bir önlemdir. Acele etmemeye çalışın. Miyomlar kanserli hücreler değildirler ve nadiren hamileliğe müdahale ederler. Yavaş büyüyen organizmalardır ve menopozdan sonra üreme hormon seviyelerinin düştüğü zaman diliminde de küçülme eğilimdedirler.

Miyom ameliyatı sonrası ne zaman gebe kalınabilir?
Miyom ameliyatı sonrası gebe kalmak için geçmesi gereken süre; ameliyatta çıkarılan miyom sayısı, miyom büyüklüğü, miyomun rahim duvarındaki yeri ve derinliği, rahimdeki kesinin büyüklüğüne göre değişmektedir. Rahimdeki kesi ne kadar büyük, derin ve çıkarılan miyom sayısı fazla ise, gebelik için o kadar uzun süre beklemek gerekebilir. Bu süre değişken olmakla birlikte önerilen süre ortalama 6 aydır.

Miyom embolizasyonu kaç saat sürmektedir?
Miyom embolizasyonu işlem yapılacak miyom sayısı ve lokasyonuna göre farklılık gösterebilmektedir. Ancak miyom embolizasyonu genel olarak 1-2 saat sürmektedir.

Miyom embolizasyonundan sonra hastanede ne kadar kalınır?
Hastalar genellikle 1 gün hastanede kalmaktadır. İşlemden sonraki gün hastalar normal sosyal yaşantılarına dönebilmektedir.

Miyom embolizasyonunun avantajları nelerdir?
Miyom embolizasyonun, miyom tedavisinde kullanılan miyomektomi ve histerektomi ameliyatlarına göre avantaları şu şekilde sıralanabilir;
  • Miyom embolizasyonu anestezi uygulanmadan kasık uyuşturularak yapılmaktadır.
  • Ameliyata gerek kalmadan miyom tedavisi sağlanmaktadır.
  • Özellikle çok fazla miyom varlığında rahimin alınmasına gerek kalmamaktadır. Rahim bütünlüğü bozulmadığı için gebe kalma şansı devam etmektedir .
  • Kan kaybı olmadığı için kan aktarımı gerekmemektedir.
  • Myom embolizasyonu işleminde her hangi bir kesi olmadığı için yara izi oluşmamaktadır.
  • Hastanede kalış ve normal yaşama dönüş süresi diğer tedavi seçeneklerine göre daha kısadır.
  • Histerektomiden farklı olarak rahim ve yumurtalıklar alınmaz, böylece doğurganlığın korunması amaçlanırken histerektominin yarattığı problemler de yaşanmaz.
  • Miyomektomiden farklı olarak da sadece ameliyatla çıkarılan miyom değil, rahimdeki tüm miyomlar tedavi edilebilir.
Miyom embolizasyon işleminden sonra nelere dikkat edilmelidir?
  • Miyom embolizasyonu tedavisinden sonra kasık bölgesindeki işlem yerinin temiz ve kuru tutulması önemlidir .Myom embolizasyon tedavisinin uygulandığı bölgede karın ve pelvik kaslarda ağrı yaşanabilmektedir. Ağrılar özellikle uzun süre ayakta kaldıktan sonra yaşanabilmektedir. 
  • Bazı ağrı kesiciler kanama riskini artırabileceği için doktorun tavsiye edeceği ağrı kesiciler kullanılmalıdır.
  • Ağır egzersizlerden belli bir süre uzak durulmalıdır.
  • Kabızlık yaşamamak için beslenme düzenine lifli gıdalar eklenmelidir.
Myom embolizasyon işleminden sonra aşağıda belirtilerden biri veya bir kaçı yaşanırsa doktora başvurulmalıdır;
  • Ateş veya titreme
  • İşlem bölgesinde kızarıklık, şişme veya kanama veya diğer sıvı akıntıları
  • İşlem bölesinde artan ağrı
  • Karın ağrısı, kramp veya şişlik
  • Artan vajinal kanama
Miyom embolizasyon (ameliyatsız miyom tedavisi) normal rahim dokusuna zarar verir mi?
Miyomu besleyen atardamar çapları ile normal rahim dokusunu besleyen çaplar eşit değildir. Miyom dokusu damardan zengindir bu nedenle miyomu besleyen ve miyom içindeki damar çapları daha geniş olabilmektedir. Normal rahim dokusunu besleyen ve rahim dokusu içindeki damar çapları 150-300 mikron arasında değişirken myom dokusunu besleyen atardamar çapları 350-500 mikron düzeylerindedir. Bu çaplar dikkate alınarak miyom embolizasyonunda kullanılan en küçük partikül çapı 500 mikron olup başlangıçta 500-700 mikron partikül tercih edilmektedir. Bu boyuttaki partikül myom dokusu içerisinde birikirken normal rahim dokusuna ulaşamamaktadır.

Miyom hamile kalmaya engel midir?
Miyom, rahimde gelişen iyi huylu kitleler olduğundan hamileliğe engel olmamaktadır. Doğum esnasında anne adayını zorlayacak bir durum yaşanmamaktadır.

Miyom tehlikeli bir hastalık mı?
Miyom, rahimde gelişerek tehlike teşkil etmeyen ve kanser olmayan tümör hücreleridir. Rahim kanseri gelişimine neden olmamaktadır.

Miyom tedavi edilmezse ne olur?
Miyom tedavi edilmediğinde ilerleyerek kısırlığa neden olabilir. Bunun yanında kasık ağrısı, yoğun kanama, adet sancısı, sık idrara çıkma, erken doğum ya da şişlik görülebilir.

Rahim Miyomlarını Önlemek Mümkün mü?
Şu anda rahim miyomlarının nasıl önleneceğini gösteren çok az bilimsel kanıt bulunmaktadır. Bununla birlikte, son araştırmaların bazı değiştirilebilir risk faktörlerini yönetmenin potansiyel olarak miyom gelişimini önlemeye yardımcı olabileceğini öne sürdüğünü belirtmek önemlidir .Hastalar bunu aşağıdaki gibi daha sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yaparak yapabilirler:
  • Kilo vermek (fazla kilolu veya obez ise)
  • Sağlıklı kiloyu korumak
  • Taze meyve ve sebzeler de dahil olmak üzere bütün gıdaları tüketmek
  • Bol bol dinlenme
  • Düzenli egzersiz yapmak
  • Stres seviyelerinin düşürülmesi
  • Dengeli hormon seviyelerinin korunması
Muhtelif Sağlık Sitelerinden Derlenmiştir - @bizdenoku

ÖNEMLİ NOT :
Bu makale bilgilendirme amaçlı yazılmış araştırma yazısıdır. Metin, resim, ses veya diğer formatlar da dahil olmak üzere erolkara.net web  sitesinde bulunan tüm içerikler yalnızca bilgi amaçlı oluşturulmuştur. İçeriğin profesyonel tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini alması amaçlanmamıştır. Tıbbi bir durumla ilgili aklınıza gelebilecek her türlü sorunuz için daima doktorunuzun veya diğer nitelikli sağlık uzmanlarının tavsiyelerine başvurun. Makalede hiçbir kurum veya kişi hedef gösterilmemektedir. Kamunun yararına olabileceği düşünülen bilgiler, güvenilir kaynaklardan temin edilmiş ancak doğruluğu %100 taahhüt edilmemiştir. Yanlış yorumlama ve yanlış davranma sonucu oluşabilecek problemler okurların sorumluluğundadır.