Balık, zengin vitamin içeriği ve güçlü besin değeri bakımından hem çocukların hem de yetişkinlerin düzenli olarak tüketmesi gereken bir gıda.
Uzmanlar ‘Yaşadığı denize ve mevsimine göre değişmekle birlikte özellikle kış aylarında taze ve çok çeşitli olan balık, haftada en az 2-3 gün sofrada bulunmalı’ diyor.
Bağışıklık sistemini koruyor: Özellikle mevsiminde tüketilen balık, içerdiği yağ asitleri sayesinde bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için son derece gerekli olan bir besindir. Balığın gribe ve enfeksiyonlara karşı vücudu koruduğu, yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır. Özellikle sezonunda balık, haftada 2 kez düzenli olarak tüketilmelidir.
Omega3 deposu: Balıkta, diğer hayvansal kaynaklı besinlerin aksine doymuş yağ yerine, doymamış yağ asitleri denilen omega3 yağ asitleri bulunur. Omega3, vücudun üretmediği ve en fazla balıkta bulunan son derece faydalı bir yağdır. Özellikle soğuk su balıklarından somon, uskumru, sardalye ve ton balığı omega3’ten oldukça zengindir. Omega-3; kalp ve damar sağlığını koruyucu özelliğinin yanı sıra gözde sarı nokta hastalığı riskini azaltır, kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olur.
Zeka gelişimine fayda sağlıyor: Balık, iyottan zengin bir besin kaynağı olup zeka gelişiminde önemli rol oynar. Balık yiyen çocukların zeka puanlarında artış meydana geldiği ve öğrenme kabiliyetlerinin arttığı görülür. Özellikle gebeliğin ilk üç ayında düzenli balık tüketen annelerin bebeklerinde öğrenme, algılama ve bebeklik döneminde kavrama, tutma gibi el fonksiyonlarının güçlü olduğu saptanmıştır. Bebek ve çocuklarda zeka gelişimini destekleyen balığın bileşimindeki DHA, görme ve nörolojik gelişimin sağlıklı bir biçimde gelişmesinde son derece etkin rol oynar.
Kalp sağlığını koruyor: Balık tam bir kalp dostudur. Balığın içerisindeki omega3 yağ asitleri kötü kolesterolü (LDL) düşürürken iyi kolesterolü (HDL) artırır. Kandaki trigliserid yani serbest yağların düşürülmesini sağlar. Tansiyonu düşürerek kalp yetmezliğinden ve inme riskinden korur, kanın pıhtılaşmasını önleyerek akışkanlığını artırır.
Kemikleri güçlendiriyor: Balık, kemikleri de güçlendirir. Özellikle de kılçığı ile yenilebilen küçük balıklar kalsiyumdan zengin olduğundan, kemiklerin güçlenmesini sağlar. Bu özelliği ile kemik erimesi sorunu yaşayanlar, menopoz dönemindeki kadınlar ve yaşlılar bol bol balık tüketmeleri önerilmektedir.
Hücreleri onarıyor: Proteinler vücut için çok önemli besin kaynağıdır. Balığın da aralarında yer aldığı bazı besinler kaliteli protein yağlarını oluşturur. Protein, hücrelerin onarılması ve yeni dokuların yapımı için önemli göreve sahiptir. Bu yüzden protein bakımından zengin olan balık mutlaka tüketilmelidir.
Depresyondan koruyor: Yoğun iş temposu ve günlük yaşamın hareketliliğinde, sorunlar bazen üst üste gelebilir. Özellikle kişilik itibariyle yatkın olan bireylerde stres yerini depresyona bırakabilir. Yapılan çalışmalar, özellikle somon, uskumru ve ton balığı gibi yüksek oranda Omega3 yağ asitlerini barındıran balıkların depresyona karşı büyük fayda sağladığını ortaya koymaktadır.
Diyabet riskini azaltıyor: Omega-3 gençlerde diyabet riskini önemli ölçüde azaltır. İnsülinin işlevini artırıp, Tip 2 diyabete karşı koruma sağlar. Bu nedenle diyabet hastalarının ve diyabet riski taşıyanların bol bol balık tüketmesi faydalı olacaktır.
Kalp sağlığını koruyor: Balık tam bir kalp dostudur. Balığın içerisindeki omega3 yağ asitleri kötü kolesterolü (LDL) düşürürken iyi kolesterolü (HDL) artırır. Kandaki trigliserid yani serbest yağların düşürülmesini sağlar. Tansiyonu düşürerek kalp yetmezliğinden ve inme riskinden korur, kanın pıhtılaşmasını önleyerek akışkanlığını artırır.
Kemikleri güçlendiriyor: Balık, kemikleri de güçlendirir. Özellikle de kılçığı ile yenilebilen küçük balıklar kalsiyumdan zengin olduğundan, kemiklerin güçlenmesini sağlar. Bu özelliği ile kemik erimesi sorunu yaşayanlar, menopoz dönemindeki kadınlar ve yaşlılar bol bol balık tüketmeleri önerilmektedir.
Hücreleri onarıyor: Proteinler vücut için çok önemli besin kaynağıdır. Balığın da aralarında yer aldığı bazı besinler kaliteli protein yağlarını oluşturur. Protein, hücrelerin onarılması ve yeni dokuların yapımı için önemli göreve sahiptir. Bu yüzden protein bakımından zengin olan balık mutlaka tüketilmelidir.
Depresyondan koruyor: Yoğun iş temposu ve günlük yaşamın hareketliliğinde, sorunlar bazen üst üste gelebilir. Özellikle kişilik itibariyle yatkın olan bireylerde stres yerini depresyona bırakabilir. Yapılan çalışmalar, özellikle somon, uskumru ve ton balığı gibi yüksek oranda Omega3 yağ asitlerini barındıran balıkların depresyona karşı büyük fayda sağladığını ortaya koymaktadır.
Diyabet riskini azaltıyor: Omega-3 gençlerde diyabet riskini önemli ölçüde azaltır. İnsülinin işlevini artırıp, Tip 2 diyabete karşı koruma sağlar. Bu nedenle diyabet hastalarının ve diyabet riski taşıyanların bol bol balık tüketmesi faydalı olacaktır.
Alzheimer riskini düşürüyor: İnsan ömrünün uzamasıyla birlikte çağın hastalığı olarak gittikçe daha sık görülen Alzheimer’a karşı haftada 2 kez balık tüketmek büyük önem taşır. Balık yağının ve Omega3 yağ asidinin faydalarından biri de Alzheimer riskini düşürmesidir. Alzheimer’ın yol açtığı hafıza kaybını önlemede güçlü bir silah olan balık, özellikle de buğulama ya da ızgara olarak tüketilmelidir.
Eklem ağrılarına faydalıdır: Omega3 yağ asitleri dokuların hasar görmesine neden olan mekanizmaların geri dönüşümünü sağlayarak anti-inflamatuar etki gösteren en güçlü besin bileşenlerinden biridir. Özellikle romatoid artrit hastalarında görülen eklem romatizmasının azaltılması ve mevcut ağrıların giderilmesinde balık tüketiminin önemli faydaları bulunur.
Yağ oranı az
Balığın iyi bir protein kaynağı olması, tok kalma süresinin uzamasını sağlıyor. Kısa sürede pişmesi balık ve salata ikilisinin doyurucu bir öğün olması da elbette tercih nedeni. Küçük ya da büyük fark etmiyor bütün balıklar sağlık açısından faydalı. Vücut için gerekli olan ve insan vücudunda üretilmeyen Omega 3 yağ asidi, bizi kalp- damar hastalığı risklerine karşı koruyor. Ayrıca yapılan pek çok araştırmada kas-iskelet sistemi, kemik ve eklem sağlığı, bağışıklık sistemi ile beyin ve sinir sistemi üzerindeki olumlu etkileri ortaya konmuştur. Balıklar kırmızı ete oranla daha az yağlı ve kalorisi daha düşüktür (fazla yağlı balıklar hariç), kilo aldırmazlar. Balık eti proteinleri sindirim enzimleri tarafından kolayca parçalandığı için balıkların sindirimi çok daha kolaydır. Ayrıca vücut bu proteinlerden maksimum oranda faydalanır. Izgara balık, bol yeşillikli salata, esmer ekmeğin yer aldığı bir öğünde yeterli ve dengeli beslenme sağlanır. Balıkta bulunan yağ asitleriyle A vitamini, retina hücreleri üzerinde ve görme fonksiyonunda olumlu etkiler sağlıyor.
Eklem ağrılarına faydalıdır: Omega3 yağ asitleri dokuların hasar görmesine neden olan mekanizmaların geri dönüşümünü sağlayarak anti-inflamatuar etki gösteren en güçlü besin bileşenlerinden biridir. Özellikle romatoid artrit hastalarında görülen eklem romatizmasının azaltılması ve mevcut ağrıların giderilmesinde balık tüketiminin önemli faydaları bulunur.
Yağ oranı az
Balığın iyi bir protein kaynağı olması, tok kalma süresinin uzamasını sağlıyor. Kısa sürede pişmesi balık ve salata ikilisinin doyurucu bir öğün olması da elbette tercih nedeni. Küçük ya da büyük fark etmiyor bütün balıklar sağlık açısından faydalı. Vücut için gerekli olan ve insan vücudunda üretilmeyen Omega 3 yağ asidi, bizi kalp- damar hastalığı risklerine karşı koruyor. Ayrıca yapılan pek çok araştırmada kas-iskelet sistemi, kemik ve eklem sağlığı, bağışıklık sistemi ile beyin ve sinir sistemi üzerindeki olumlu etkileri ortaya konmuştur. Balıklar kırmızı ete oranla daha az yağlı ve kalorisi daha düşüktür (fazla yağlı balıklar hariç), kilo aldırmazlar. Balık eti proteinleri sindirim enzimleri tarafından kolayca parçalandığı için balıkların sindirimi çok daha kolaydır. Ayrıca vücut bu proteinlerden maksimum oranda faydalanır. Izgara balık, bol yeşillikli salata, esmer ekmeğin yer aldığı bir öğünde yeterli ve dengeli beslenme sağlanır. Balıkta bulunan yağ asitleriyle A vitamini, retina hücreleri üzerinde ve görme fonksiyonunda olumlu etkiler sağlıyor.
Bol vitamin
Balık, aynı zamanda yağda eriyen vitaminler ve mineral madde bakımından da zengindir. Balıkta A, B grubu vitaminleri (B1, B2, B6, B12), D, K vitaminleri bol miktarda bulunur. İçerdiği koruyucu yağ asidi ile kalp hastalarının sofralarından eksik etmemesi gereken gıdaların başında geliyor. Vücudun bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde önemli rolü olan A vitamini, kemik sağlığı ve gelişiminde görevli olan D vitamini içerir. Balık iyot bakımından da zengin bir besindir. Balık; demir ve çinko gibi vücut için çok önemli olan iki mineralden de son derece zengindir. Ton ve sardalya gibi kılçıklarıyla beraber yenilebilecek küçük balıklar, kalsiyum ve fosfor açısından iyi bir kaynaktır.
Balık, aynı zamanda yağda eriyen vitaminler ve mineral madde bakımından da zengindir. Balıkta A, B grubu vitaminleri (B1, B2, B6, B12), D, K vitaminleri bol miktarda bulunur. İçerdiği koruyucu yağ asidi ile kalp hastalarının sofralarından eksik etmemesi gereken gıdaların başında geliyor. Vücudun bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde önemli rolü olan A vitamini, kemik sağlığı ve gelişiminde görevli olan D vitamini içerir. Balık iyot bakımından da zengin bir besindir. Balık; demir ve çinko gibi vücut için çok önemli olan iki mineralden de son derece zengindir. Ton ve sardalya gibi kılçıklarıyla beraber yenilebilecek küçük balıklar, kalsiyum ve fosfor açısından iyi bir kaynaktır.
Hücreleri yeniler cildi güzelleştirir
Genç kalmayı sağlayan besinler arasında ilk sırayı balık alıyor. Balık, içindeki bol protein ile hücreleri yeniliyor. Balığı öteki protein kaynaklarından ayıran şey, içinde bulunan yağ türü ve yağ asidi miktarıdır. İşte balıktaki bu yağ türü ve yağ asidi, hücreleri yeniliyor. Balık, hücrelerin yapıtaşları olan amino asitleri adeta yeni baştan yaratıyor. Protein sindirilirken amino asitlere parçalanarak hücrelerin kendilerini yenilemelerinde kullanılır. Yeterince protein alınmazsa, vücudunuzun yaşlanma süreci hızlanıyor. İşte bu durumda bol balık tüketen kişi, bu süreci hiç yaşamamış gibi atlatıyor. Bu nedenle uzmanlar, “Yaz-kış fark etmez. Ömür boyu sağlıklı ve güzel kalmak istiyorsanız, bol bol balık tüketmenizde fayda var” diyor.
Genç kalmayı sağlayan besinler arasında ilk sırayı balık alıyor. Balık, içindeki bol protein ile hücreleri yeniliyor. Balığı öteki protein kaynaklarından ayıran şey, içinde bulunan yağ türü ve yağ asidi miktarıdır. İşte balıktaki bu yağ türü ve yağ asidi, hücreleri yeniliyor. Balık, hücrelerin yapıtaşları olan amino asitleri adeta yeni baştan yaratıyor. Protein sindirilirken amino asitlere parçalanarak hücrelerin kendilerini yenilemelerinde kullanılır. Yeterince protein alınmazsa, vücudunuzun yaşlanma süreci hızlanıyor. İşte bu durumda bol balık tüketen kişi, bu süreci hiç yaşamamış gibi atlatıyor. Bu nedenle uzmanlar, “Yaz-kış fark etmez. Ömür boyu sağlıklı ve güzel kalmak istiyorsanız, bol bol balık tüketmenizde fayda var” diyor.
Çocukların algılama ve dikkat yetisini artırır
Balık tüketimi büyüme çağındaki çocuklar için çok önemli. Haftada en az bir kez balık yiyen çocukların algılama ve dikkat yetisi gelişiyor. Balıkta protein, D vitamini, fosfor ve kalsiyum gibi vücut için gerekli maddeler bol olarak bulunur. Balıktaki proteinlerin içerdiği amino asitler vücuda önemli katkılar sağlar. D vitamini ise özellikle vücudun kemik sisteminin gelişmesinde, ileri yaşlarda ortaya çıkabilecek kemik erimesinin önlenmesinde büyük rol oynar.
En yaygın faydası zeka gelişimini desteklemesidir. İçeriği yağ asidi beyindeki deforme hücrelerini azaltarak beynin depolama bölümünü kuvvetlendirir.
Kılçığı yenilebilen balık kalsiyum bakımından en zengin balık türleridir. Kemik gelişiminde de etkili olan kalsiyum miktarını vücudumuzda dengelemek için uzmanlar haftada en az 3 gün balık yemeği tüketmeyi öneriyor.
Hayvansal yağların aksine doymuş yağ asitleri bakımından zengin olan balıklar gözümüzdeki sarı noktanın görme işlevini artırır. Aynı zamanda göz hastalıkları riskini azaltır. Bunun nedeni de omega-3 yağ asitleri zararlı hücreleri yok ederek genç hücrelerin sayısını hem korur hem artırır.
Özellikle kış aylarında bolca tüketmemiz gereken balık üst solunum yolu enfeksiyonları hastalıklarına karşı vücut direncini artırır. Yapılan araştırmalarda balık bağışıklık sitemini de güçlendirerek kansere hücrelerini azaltır.
Balık tüketimi büyüme çağındaki çocuklar için çok önemli. Haftada en az bir kez balık yiyen çocukların algılama ve dikkat yetisi gelişiyor. Balıkta protein, D vitamini, fosfor ve kalsiyum gibi vücut için gerekli maddeler bol olarak bulunur. Balıktaki proteinlerin içerdiği amino asitler vücuda önemli katkılar sağlar. D vitamini ise özellikle vücudun kemik sisteminin gelişmesinde, ileri yaşlarda ortaya çıkabilecek kemik erimesinin önlenmesinde büyük rol oynar.
En yaygın faydası zeka gelişimini desteklemesidir. İçeriği yağ asidi beyindeki deforme hücrelerini azaltarak beynin depolama bölümünü kuvvetlendirir.
Kılçığı yenilebilen balık kalsiyum bakımından en zengin balık türleridir. Kemik gelişiminde de etkili olan kalsiyum miktarını vücudumuzda dengelemek için uzmanlar haftada en az 3 gün balık yemeği tüketmeyi öneriyor.
Hayvansal yağların aksine doymuş yağ asitleri bakımından zengin olan balıklar gözümüzdeki sarı noktanın görme işlevini artırır. Aynı zamanda göz hastalıkları riskini azaltır. Bunun nedeni de omega-3 yağ asitleri zararlı hücreleri yok ederek genç hücrelerin sayısını hem korur hem artırır.
Özellikle kış aylarında bolca tüketmemiz gereken balık üst solunum yolu enfeksiyonları hastalıklarına karşı vücut direncini artırır. Yapılan araştırmalarda balık bağışıklık sitemini de güçlendirerek kansere hücrelerini azaltır.
Zeka gelişimine fayda sağlıyor
Balık, iyottan zengin bir besin kaynağı olup zeka gelişiminde önemli rol oynar. Balık yiyen çocukların zeka puanlarında artış meydana geldiği ve öğrenme kabiliyetlerinin arttığı görülür. Özellikle gebeliğin ilk üç ayında düzenli balık tüketen annelerin bebeklerinde öğrenme, algılama ve bebeklik döneminde kavrama, tutma gibi el fonksiyonlarının güçlü olduğu saptanmıştır. Bebek ve çocuklarda zeka gelişimini destekleyen balığın bileşimindeki DHA, görme ve nörolojik gelişimin sağlıklı bir biçimde gelişmesinde son derece etkin rol oynar.
Balık, iyottan zengin bir besin kaynağı olup zeka gelişiminde önemli rol oynar. Balık yiyen çocukların zeka puanlarında artış meydana geldiği ve öğrenme kabiliyetlerinin arttığı görülür. Özellikle gebeliğin ilk üç ayında düzenli balık tüketen annelerin bebeklerinde öğrenme, algılama ve bebeklik döneminde kavrama, tutma gibi el fonksiyonlarının güçlü olduğu saptanmıştır. Bebek ve çocuklarda zeka gelişimini destekleyen balığın bileşimindeki DHA, görme ve nörolojik gelişimin sağlıklı bir biçimde gelişmesinde son derece etkin rol oynar.
Kalp sağlığını koruyor
Kötü kolesterol oranının düşürerek iyi kolesterolü yükseltir. Kanda bulunan serbest yağları da düşürerek damar tıkanıklığı riskini azaltır. Böylece kalbin kanı daha iyi pompalamasını destekler.
Balık tam bir kalp dostudur. Balığın içerisindeki omega3 yağ asitleri kötü kolesterolü (LDL) düşürürken iyi kolesterolü (HDL) artırır. Kandaki trigliserid yani serbest yağların düşürülmesini sağlar. Tansiyonu düşürerek kalp yetmezliğinden ve inme riskinden korur, kanın pıhtılaşmasını önleyerek akışkanlığını artırır.
Kötü kolesterol oranının düşürerek iyi kolesterolü yükseltir. Kanda bulunan serbest yağları da düşürerek damar tıkanıklığı riskini azaltır. Böylece kalbin kanı daha iyi pompalamasını destekler.
Balık tam bir kalp dostudur. Balığın içerisindeki omega3 yağ asitleri kötü kolesterolü (LDL) düşürürken iyi kolesterolü (HDL) artırır. Kandaki trigliserid yani serbest yağların düşürülmesini sağlar. Tansiyonu düşürerek kalp yetmezliğinden ve inme riskinden korur, kanın pıhtılaşmasını önleyerek akışkanlığını artırır.
Kemikleri güçlendiriyor
Balık, kemikleri de güçlendirir. Özellikle de kılçığı ile yenilebilen küçük balıklar kalsiyumdan zengin olduğundan, kemiklerin güçlenmesini sağlar. Bu özelliği ile kemik erimesi sorunu yaşayanlar, menopoz dönemindeki kadınlar ve yaşlılar bol bol balık tüketmeleri önerilmektedir.
Balık, kemikleri de güçlendirir. Özellikle de kılçığı ile yenilebilen küçük balıklar kalsiyumdan zengin olduğundan, kemiklerin güçlenmesini sağlar. Bu özelliği ile kemik erimesi sorunu yaşayanlar, menopoz dönemindeki kadınlar ve yaşlılar bol bol balık tüketmeleri önerilmektedir.
Hücreleri onarıyor
Proteinler vücut için çok önemli besin kaynağıdır. Balığın da aralarında yer aldığı bazı besinler kaliteli protein yağlarını oluşturur. Protein, hücrelerin onarılması ve yeni dokuların yapımı için önemli göreve sahiptir. Bu yüzden protein bakımından zengin olan balık mutlaka tüketilmelidir.
Proteinler vücut için çok önemli besin kaynağıdır. Balığın da aralarında yer aldığı bazı besinler kaliteli protein yağlarını oluşturur. Protein, hücrelerin onarılması ve yeni dokuların yapımı için önemli göreve sahiptir. Bu yüzden protein bakımından zengin olan balık mutlaka tüketilmelidir.
Derleme @bizdenoku
Sosyal Bağlantılar