Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

BizdenOku - Doğru Bilgi

Avukatlar, Gelen Her İşi Kabul Edebilir mi ?

Avukatlar, kendilerine gelen her işi kabul etmek zorunda mıdır.?
Sürekli tartışılan ve sonunda Evet / Hayır şeklinde bir yargıya varılamayan bu konuda zaman zaman avukatların çaresiz kaldığı durum söz konusu olmaktadır. 

Her ne kadar avukatlar kendisine teklif olunan işleri 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 37. maddesi uyarınca sebep göstermeksizin reddetme hakkına sahipse de baro başkanın talebiyle ve belirlediği bir ücret ile işi takip etmek zorunda kalabilir. Bunun yanı sıra, Cumhuriyet başsavcılığının talebiyle de baro yönetimi de bir avukatı görevlendirebilir.
Özel bir meslek olan avukatlıkta, avukat müvekkiliyle özdeşleştirilemez ise de bir avukat müvekkilinin iddianamedeki fiil ile bağlantısının var olup olmama veya var ise bağlantıdaki hukuka uygunluk nedenlerini ortaya çıkarma ödevi altında olan kimsedir.
Avukat da insandır, tercih hakkı vardır. Zaten Avukatlık kanunu bunu müsade etse de avukat, yargılama ilkelerine en başta öncelikle bilen ve uyan kimse olmak zorundadır, avukatın önyargısını işine katmaya ve bu önyargıyı dışa yansıtmaya hakkı ve yetkisi yoktur tam tersine önyargısının yerine hukuk ilkelerini uygulama ödevi vardır. 
Öte yandan, CMK 150. maddesine göre, gelen müdafi taleplerine (emniyet, jandarma, savcılık, mahkemeler) barolar tarafından müdafi tayini yapılmaktadır. Bu tayin, CMK listesinde olan avukatlar arasında yapılmaktadır. Ne var ki, bu durumda avukatın yine gelen işi kabul edip etmeme zorunluluğu yasada yoksa da, baroların iç yönetmeliklerinde bu tercih hakkı yer almaktadır.
CMK açığı olarak gözlemlenen "işi kabul etme/etmeme" şartının eksikliği bu kez baroların iç işlerine kalmaktadır. Yine de, yukarıda belirttiğimiz gibi en fazla iki avukat savunmayı kabul etmezse, sonunda yine bir avukatın bu işi yapması gerekmektedir. Eğer hiçbir avukat yoksa baro başkanının bizzat kendisinin katılması gerekir.
CMK 150/4 gereği 5 yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçlarda sanığın ifadesi alınırken müdafi mutlaka bulunmak zorundadır. Yoksa müdafi olmazsa savcılık soruşturma, mahkemeler de kovuşturma yapamaz.
Esas olan, savunmanın, yargılamanın kesilmemesi gerekiyor. İstese de, İstemese de herkes görevini yerine getirmek zorunda. Nasıl ki bir doktor, gelen bir hastayı red etme hakkına sahip değilse, bir polis memuru bir suça gidip gitmeme hakkına sahip değilse, bir asker yurt savunması ile ilgili bir olaya müdahale etme/etmeme şansı bulamıyorsa, tüm süreçlerden geçerek ruhsat almış bir avukatın kendisine verilen işi reddetme hakkı da etik olmamaktadır.
Kendisine görev verilmiş bir avukat, Avukatlık Kanunu madde 41/2'ye göre kaçınılmaz bir sebep ve haklı bir özrü olmadıkça görevi yerine getirmekten çekinemez. Aksi halde disiplin cezası veya görevi ihmalden dolayı cezai sorumlulukları doğabilir.
 
Derleme : Erol Kara / @bizdenoku